Beyoğlu son birkaç senedir ciddi bir değişimin ve dönüşümün içine girdi. Birçok kültürel etkinliğin ev sahibi ve sanatın ruhuna apayrı bir ruh katan Beyoğlu artık hem ruhunu kaybetti hem de o ruhu ayakta tutan sanatseverleri. Merkezin İstiklal Caddesi’nden ziyade Şişhane, Karaköy ve Cihangir taraflarına kaymaya başlaması İstiklal’i bambaşka ve tanıdık tüm hislerin kaybolduğu bir alana dönüştürdü.
Beyoğlu Sineması’nın Kapanması ve Dönüşen Beyoğlu
Emek Sineması, İnci Pastanesi derken Taksim’i Taksim yapan en önemli değerler bir bir kaybolmaya yüz tuttu. Bu negatif dönüşümün en üzücü ayaklarından biri de Beyoğlu Sineması’nın 30 Haziran’da kapanacağını duyurması oldu. Sosyal medya hesaplarından durumla ilgili açıklama yapan Beyoğlu Sineması, yaşanan imkansızlıkların ve bu imkansızlıkların sanatı getirdiği noktanın altını çizdi.
“Uzun zamandır; tekelleşen dağıtım ve gösterim zincirleri arasında, bağımsız kalarak ayakta durmaya çalıştık. Sabit giderlerimizi karşılayamaz hale geldiğimiz dönemde, değişen sinema teknolojisini kurmamız mümkün olmadığından Beyoğlu Sineması 2013 yılında kapanıyordu. Başka Sinema, destek oldu ve fedakarlık yaptı. Bugünlere geldik. Ama hala sabit giderlerimizi karşılayamıyoruz. Sponsor aradık, bulamadık. Giderleri düşürmeye çalıştık, olmadı.
Bu koşullarda, 1989’dan beri Beyoğlu Sineması ile bir renk katma çabamızı sürdürmek imkansız hale geldi. 30 Haziran’da Beyoğlu Sineması kapanıyor.
Kabullenmemizin mümkün olmadığı, tek renkliliğe gidişten kurtulmanın yolunu bulanlar da olacaktır, umarız.”
Yapılan açıklamanın içtenliği ayrıca dikkat çekerken, değişen teknolojiye ayak uyduramamak ve Başka Sinema’nın bu noktada destek olması ve Beyoğlu Sineması’nı canlandırmasının da altı çiziliyor. Başka Sinema şüphesiz mainstream filmlerin karşısında koruduğu yapımlarla sinemaya bambaşka bir soluk getirdi. Bu noktada Beyoğlu Sineması ile yapılan işbirliği de ne yazık ki sonuç verememiş görünüyor. Nitekim, avm salonlarının ekstra rahatlığı izleyicilere bambaşka bir konfor sağlamış durumda. Bu da Beyoğlu Sineması’nın yapısının artık yetersiz olarak değerlendirilmesine sebep oluyor.
Dönüşen Beyoğlu, Beyoğlu Sineması’nı da kendi çarkları arasında eritti. Kendinden olmayanın tutunamadığı düzende Beyoğlu Sineması çalışanlarının tek renkliliğe gidişten kurtulmanın yolunu bulmaya yönelik söylemi de bu noktada bir hayli manidar. Tüm bu durum değerlendirmelerini bir kenara bıraktığımızda tabii ki elimizde tek bir sert gerçek kalıyor. O da hayatlarımızda bir dönemin daha kapanıyor oluşu. Beyoğlu Sineması 30 Haziran’da kapanıyor. Daha fazla kapanmadığımız, küçülmediğimiz günleri umut etmek de bize düşüyor.
Görsel Kaynak: Ajans Üniversite