GNTdtptzjfE

Sinemada hikâye anlatımı için çok önemli ipuçları veren “Çehov’un Silahı” prensibini inceleyen başarılı bir video yayınlandı.

Ünlü Rus yazar Anton Çehov, “İlk bölümde duvarda asılı bir tüfek olduğunu söylüyorsanız, ikinci ya da üçüncü bölümde o tüfek patlamalıdır. Eğer patlamayacaksa o tüfek orada asılı olmamalıdır.” der. “Çehov’un Silah”ı olarak isimlendirilen bu kural, sinema anlatıları için de geçerlidir. Bu prensibi daha da genelleştirecek olursak, eğer bir yönetmen filminde bir şey göstermeyi ya da söylemeyi seçtiyse, bu bir amaca hizmet etmelidir. Tüm anlatı sanatları için oldukça önemli olan bu prensibi sinema üzerinden inceleyen başarılı bir video yayınlandı.

“Çehov’un Silahı” Ne Anlama Gelir?

Çehov’un Silahı terimi doğrudan tek bir eşyayı işaret ediyor gibi görünse de, bu prensip her türden obje için geçerlidir. Örnek olarak, son dönemim öne çıkan korku filmlerinden biri olan A Quiet Place’teki çiviyi gösterebiliriz. Filmin olay örgüsü için son derece hayati noktada duran bodrum katına inen basamaklarından birinde bir çivinin çıktığını görürüz filmin bir bölümünde. Çivinin çıkışı Çehov’un silahını doldurur bir bakıma. Filmin kilit sahnelerinden birinde bu çivinin karakterin ayağına battığını görürüz; yani silah patlar.

Bu prensip sadece aynı filmin içinde başlayıp biten olay akışları için geçerli değildir. İki Tarantino filmi, Reservoir Dogs ve Kill Bill arasında yapılan bir gönderme olarak niteleyebileceğimiz çizmenin içine saklanmış bıçak buna örnektir. Yani, Kill Bill’de Gelin çizmesinden o bıçağı çıkarırken, silah doldurulmamış gibi görülse de, o silah aslında Reservoir Dogs’ta doldurulmuştur. Yani o bıçağın orada bulunuyor oluşunun da bir amacı vardır; bu amaç Reservoir Dogs’a yapılacak olan göndermedir.

Daha yazı yok.
Filmloverss.com size daha iyi hizmet sunmak için çerezleri kullanır. Sitede gezerek çerezlere izin vermiş sayılırsınız. Ayrıntılı bilgi close-cookie-information