HBO’nun sevilen dizisi Game of Thrones, dün akşam ekrana gelen “Mother’s Mercy” bölümüyle beşinci sezonu sonlandırdı.

***Bu yazı Game of Thrones’un beşinci sezonuyla ilgili keyif kaçırıcı detaylar (spoiler) içermektedir.***

Öncelikle değinmekte yarar var ki, dizi bu sezon boyunca çok ciddi eleştirilere maruz kaldı. Bunların bir kısmı “Buz ve Ateşin Şarkısı” kitabının takipçilerinden geldi. Çünkü dizi git gide orijinal kaynağından uzaklaşmaya başladı. Bunun sebeplerinden birisi, şimdiye kadar yazılan materyalin sonuna yaklaşılmasıydı. Ancak asıl sıkıntı henüz kitabın yazılmış kısımları bitmeden yapılan değişiklikler ve bunların ciddi manada karakterlerin özüyle ters düşmesiydi. Biz dizi izleyicileri olarak bundan büyük bir rahatsızlık duymasak da, kitabın severleri isyan bayraklarını çekti. Normalde dizi ya da film uyarlamalarındaki düşüncem, bu iki mecranın yazılı materyalden çok farklı olduğu ve bu sebepten değişikliklere gidilmesinin normal karşılanması gerektiği yönündedir. Ancak Game of Thrones meselesinde kitabın sevenlerine hak vermeden edemiyorum. Şimdiye dek kızını korumak için mücadele veren Stannis Baratheon gibi bir adamın, savaş kazanmak uğruna kızını kurban etmeyi kabul etmesi yukarıda bahsettiğim nedenle aklanabilir bir şey değil. Kitapta yer almayan ve hatta orada yansıtılan Stannis karakterine çok ters düşen bu hamlenin nedeni henüz belli değil. Çünkü sezon finalinde görüldüğü üzere, bu fedakarlık ona Kış Tepesi’ni (Winterfell) kazandırmadı. Öte yandan Ramsay Bolton’ın Sansa Stark’la evlendirilmesi mantıklı sebeplerle açıklanabilecek bir değişiklik. Diziye bir yığın yeni oyuncu sokmanın, onları tanıtmanın maliyeti ve zorluğu düşünülürse, var olan bir karakteri kitapta yer alan amacı gerçekleştirmek kullanmak çok daha makul görünüyor.

Dizide Yer Alan Kadına Yönelik Şiddet ve Tecavüz Tepki Topladı

Ancak dizi sırf bu sebepten de eleştiri almadı. Game of Thrones’da git gide artan kadına yönelik şiddet ve tecavüz konuşulan bir başka meseleydi. Özellikle kitapta yer almadığı halde dizide gördüğümüz Sansa Stark tecavüzü, Amerikalı bir senatörden bile tepki gördü. Birçok izleyici orijinal hikayede olmayan bir olay akışı ardından Sansa’nın tecavüze uğramasını iyi karşılamadı. Aksine bu hamlenin dizinin adından daha çok bahsettirmek adına yapıldığına kanaat getirdi. Herkes tarafından biliniyor ki kitaplarda da şiddet ve tecavüz yoğun şekilde yer alıyor. Doğrusunu söylemek gerekirse, Orta Çağ’dan çıkmış gibi bir havada olan Westeros’ta kadınlara büyük saygı gösterecek karakterler çıkmasını da beklemiyorum. Ancak yine de; normalde yer almayan şiddet faktörlerinin diziye eklenmesinin, ilgiyi Game of Thrones üzerinde tutmak ve hakkında daha çok konuşulmasını sağlamaktan öte bir amacı olduğunu da düşünmüyorum. Tüm bu şiddetin yanı sıra diziyi kitaptaki hikayeden kopartan tercihlerin tamamının başka bir sebeple yapılmış olması pek mantıklı görünmüyor.

Öte yandan Game of Thrones, sezonu pek çok beklenen gelişmeyi gerçekleştirerek sonlandırdı. Bunlardan en dikkat çekeni Cersei Lannister’ın utanç yürüyüşüydü. Güç kazanmak ve Margaery’den kurtulmak uğruna İnanç (Faith) grubunu destekleyen Cersei, kendi kuyusunu kazmış oldu. Düştüğü durumdan kurtulmasının tek yolu da, bir günah itiraf etmesi ve tüm halkın önünde çıplak halde yürümesiydi. Sezonlar boyunca güçten düşmesini beklediğimiz Cersei’ye kendini bu durumda bulmasına acımadan edemedim. İzleyicide oluşan acıma hissinin de sahnenin, başarılı bir şekilde aktarıldığına güçlü bir kanıt teşkil ettiğini düşünüyorum.

Game of Thrones’ta Yapılan Bazı Değişiklikler Başarılı Oldu

Kitapta yer almayan ancak oldukça konuşulan bir başka sahne de, Jon Snow’un yabanileri kurtarmak için çıktığı yolculukta Ak Yürüyenler’le (White Walkers) karşılaşmasıydı. Orijinal hikayede sadece kısaca bahsedilen bu kısım, dizide oldukça geniş yer buldu. Ak Yürüyenler’i daha yakından görmemizi ve tanımamızı sağlayan bu anlar, dizinin adından bahsettirmek adına yaptığı birçok değişiklikten çok daha başarılıydı. Hem sahnede yaratılan korku hissi, hem de dövüş anlarının doyuruculuğuyla bu anların yeni sezona kadar konuşulacağını düşünüyorum.

Beni ve birçok izleyiciyi rahatsız eden bir başka detay da Meryn Trant aracılığıyla hikayeye dahil olan pedofili durumuydu. Her ne kadar Meryn’in hak ettiği son Arya’nın elinden gelse de, bu tarz hassas meselelerin televizyonda ele alınışına özen gösterilmeli diye düşünüyorum. Hikayede artan şiddet ve tecavüz reyting kaygısıyla, hikayenin geçtiği toplumun bakış açısıyla açıklanabilir. Ancak pedofili gibi çok hassas meselelerin bu tarz çıkarlar uğruna bile olsa kullanılmaması gerek.

Bunların da haricinde bu sezon Bran ve Rickon Stark’ı görme şansımız olmadı. Bran, Rickon, Meera, Jojen, Hodor’un hikayelerine gelecek sezonda devam edileceğini umuyoruz. Game of Thrones’un gölgede bırakılan bu karakterleri, gelecek sezonda karşımıza beklenmedik bir anda ve ummadığımız bir şekilde çıkabilir.

Game of Thrones; Stannis, Daenerys, Jon, Sansa, Arya ve Myrcella’nın başına neler geleceği üzerine kurulan merakla, önümüzdeki sezonda da izlenmeyi garantilemiş oldu.

Daha yazı yok.
Filmloverss.com size daha iyi hizmet sunmak için çerezleri kullanır. Sitede gezerek çerezlere izin vermiş sayılırsınız. Ayrıntılı bilgi close-cookie-information