İnsan Avı – A Most Wanted Man

Vizyon tarihi birkaç defa ertelenen İnsan Avı nihayet vizyona giriyor. Daha çok müzikle iç içe olarak tanıdığımız Anton Corbijn’in son filmi İnsan Avı (A Most Wanted Man)’nın başrolünde Philip Seymour Hoffman üstleniyor. Usta oyuncunun ölmeden önce tamamlayabildiği son film, Hamburg’da geçen bir casusluk hikayesi.  Filmimiz müslüman olan Çeçen bir savaşçının Almanya’ya girişiyle başlıyor. İstihbarat birimleri, dikkatlerini çeken Issa Karpov (Grigoriy Dobrygin)’un ülkeye geliş amacını, kimlerle görüşeceğini takip etmeye başlarlar. Bununla birlikte farklı birimlerin birbirleriyle olan çekişmeleri de işleri iyice kızıştırır. Türk bir aileye tanrı misafiri olan Issa’nın peşinde olanların başında Günther Bachmann (Philip Seymour Hoffman) vardır ama Bachmann asıl olarak başka birinin peşindedir ve Issa’yı bunun için kullanmak ister.  Casus filmlerinin jargonu gereği birçok farklı katman bulunuyor. Fakat İnsan Avı, diğer filmlerin aksine bu katmanları karmaşık bir kurguyla değil de, gayet doğrusal ve anlaşılması kolay bir şekilde önümüze getiriyor. Olayların akışını gayet net bir şekilde, neden-sonuç ilişkisi kurarak anlatıyor. Ayrıca senaryosunu zenginleştirmek için serpiştirilen sorular ve gizemler de çok bıktırmadan cevaplandırılıyor. Bu açıdan eksik bir tarafının olmaması mühim, çünkü sona doğru yaklaşırken filmimiz, sırtını bu soruların cevaplarına dayıyor.  İnsan Avı’nın senaryosu elbette ki birçok manipülasyon barındırıyor. Fakat bu tür diyaloglar fazla uzun değil ve anlaşılır. Neredeyse hiç aksiyon vadetmediği için asıl gücünü diyaloglarından ve bu diyalogların yarattığı gizemden alan filmimiz, hemen her sahnesinde bu gücünü ölçülü kullanıyor. Yarattığı bu gizemin dozunu arttırmaması da bir diğer artısı.  Yönetmen Anton Corbijn’in daha önceki denemelerine nazaran, kendi filmografisi ölçüsünde iyi bir film ortaya çıkardığını söylemek gerek. Genel anlamda ise mesajını net bir şekilde veren, konusu bağlamında gündeme göz kırpan ve genel hatlarıyla ayakları yere basan ortalama bir film olduğunu söyleyebilirim.  Oyuncu kadrosunda Philip Seymour Hoffman, Willem Defoe, Daniel Brühl ve Irna Frey’in yanı sıra, Derya Alabora ve Tamer Yiğit gibi yerli oyuncularımız da yer alıyor. Özellikle Derya Alabora’nın canlandırdığı Leyla karakteri oldukça doğal bir Türk kadını olduğundan insanın yüzünde güzel bir tebessüm yaratıyor. Philip Seymour Hoffman’ın rolüne çok yakıştığını belirtmek gerek ama aynısını Willem Defoe için söylemek pek doğru olmaz. Willem Defoe bu filmde sanki kendisini bir türlü işine verememiş gibi duruyor. Tepkileri, jestleri çiğ duruyor, replikleri inandırıcı gelmiyor.  Filme bakarak uluslararası ilişkilerden yola çıkıp, küreselleşmeye farklı bir boyuttan bakmaya kadar birçok farklı argüman çıkarılabilir. Güzel yazılmış sonuyla ve başından itibaren pek aksamadan ilerleyen hikayesiyle İnsan Avı, oldukça iyi bir alternatif. Türün sevenlerini pek tatmin etmeyecek olsa da birçok izleyici için keyifli bir film olacaktır.