Berlin Film Festivali’nden ödülle dönen Oray’ı yazıp yöneten Mehmet Akif Büyükatalay, 30. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde gerçekleştirilen gösteriminin ardından film hakkında konuştu.
German Films ve Goethe-Institut ortaklığında bu yıl 5.’si düzenlenen Kino 2019-Alman Filmleri kapsamında, geçtiğimiz Şubat ayında Berlin Film Festivali’nde En İyi İlk Film Ödülü’nü kazanan Oray dün Ankara Uluslararası Film Festivali’nde gösterildi. Uyum sorunları olan ve inanç kriziyle baş etmeye çalışan genç bir adamın hikâyesini anlatan filmin gösteriminin ardından yönetmen Mehmet Akif Büyükatalay ve yapımcı Bastian Klügel’le söyleşi yapıldı.
Yapımcı Bastian Klügel “Sizi Almanya’da yaşayan Müslümanlarla ilgili filmin yapımcısı olmaya yönlendiren neydi?” sorusuna, filmin Almanya için önemli olduğunu belirterek şöyle cevap verdi: “Almanya’da Almanlar orada yaşayan Müslümanların yaşadıklarıyla ilgili çok fazla şey bilmiyorlar. Çok fazla ön yargılar var. İslamofobi var. Müslüman toplumun içinden bakan bir filmin çok önemli olacağını düşündüm”.
Mehmet Akif Büyükatalay: “Filme Daha Çok Sosyolojik ve Psikolojik Yönden Bakılmalı.”
Bir seyircinin Yönetmen Mehmet Akif Büyükatalay’a filmde vermek istediği mesajı sorması üzerine Büyükatalay, “Filmde benim mesajım önemli değil, ben hiçbir yöne çekilmek istemiyorum. Filme daha çok sosyolojik ve psikolojik yönden bakılmalı. Bu noktada filmin yorumu size bağlı” dedi.
Seyircinin filmden bir örnekle İslami anlayışıyla ilgili sorusuna Büyükatalay, “Tek İslam yok. Almanya’da benim doğup büyüdüğüm şehirde bile yedi, sekiz tane cemaat var. Almanya’da yaşanan İslam’la, Endonezya, ABD’de yaşanan İslam bambaşka. O yüzden bambaşka fetvalar oluşuyor” dedi.