Eternal Sunshine of the Spotless Mind ve Be Kind Rewind gibi filmlerle tanınan Michel Gondry’den 6 yönetmenlik tavsiyesi!
Eternal Sunshine of the Spotless Mind, The Science of Sleep, Be Kind Rewind gibi sevilen filmlere imza atan, 2011 yılında hiç yokmuş gibi kabul ettiğimiz The Green Hornet’i çeken Michel Gondry, filmlerinde yarattığı ilginç dünyalarla akıllarda yer edinen bir yönetmen.
Özellikle filmlerinde renklerin estetik kullanımına önem veren ve bunu başarılı bir şekilde filme aktararak izleyiciyi filmin içerisine sürükleyen Gondry, en son 2015 yapımı Microbe et Gasoil filmini çekmişti. Son yıllarda ise Jim Carrey ile yeniden bir araya geldiği Kidding dizisiyle televizyon dünyasında adından söz ettirdi. Geçtiğimiz günlerde ise son birkaç yıldır kızı için hazırladığı yeni bir animasyon film üzerinde çalıştığını açıkladı.
Bu animasyon filmini dört gözle beklediğimiz Michel Gondry’nin yönetmenlik konusundaki 6 tavsiyesini aşağıda bulabilirsiniz.
Michel Gondry’den 6 Yönetmenlik Tavsiyesi
İlham Aldığınız Yerlere Dikkat Edin
“Genellikle kendi hayallerimden ve kendi hayal gücümden seçmeye çalışıyorum… Resimler, fotoğraf kitapları ve tablolarla çevrili pek çok yönetmen görüyorsunuz. Tamamlanmış mevcut sanat biçimlerinden ve film yapımına çok benzeyen sanat biçimlerinden ilham almamaya çalışıyorum. Bunu sevmiyorum. Bence, bir görüntüyü düşünürseniz, o görüntünün içinde ne olduğunu düşünmelisiniz, aksi takdirde görüntünün yüzeyi tek sonuç olacaktır. Görüntünün [önemli olan] işlevi budur. Bir kitapla başlarsanız, zaten yüzeyle başlıyorsunuz, ancak daha sonra yüzeyi kullanıyorsunuz ve derinlik yaratıyorsunuz.”
Olgunlaşmamış Olmanın Gerçek Bir Değeri Var
Sinema filmlerinin yanında pek çok müzik videosuna da imza atan Gondry, ortaya çıkardığı eserlerde hayal gücünü ve yaratıcılığını mükemmel bir şekilde kullanmasıyla bilinir. Bu nedenle, fikirlerini nereden aldığı ve yaratıcılığını nasıl sürdürdüğü sorusu genellikle röportajlarda kendisine sorulur. Gondry ise 2011’de The Talks ile gerçekleştirdiği bir röportajda bu durumu şu şekilde ifade ediyor:
“İnsanlar benim olgunlaşmamış olduğum konusunda şikayet ediyorlar ve bence bazen olgunlaşmamış olabiliyorum. Ve bazen oğlumla ya da oyuncularla ilgili bir durum olduğunda olgun davranabiliyorum çünkü bir yetişkin olmak zorundayım. Ancak, yaratıcılığın belirli bir olgunlaşmamışlık biçimiyle çok ilişkili olduğu doğrudur. Yetişkin olduğunuzda yaratıcılığınızı sınırlamanız gerekir. Demek istediğim, bir sistem içinde çalışırken hâlâ yaratıcı olabilirsiniz ama sadece zevk için yaratıcıysanız, büyük elektrikli trenler yaparsınız ve ya çocuk tacizcisi ya da büyük bir çocuk olarak görülürsünüz.”
Storyboard‘larda Ölçülü Olun
Storyboard‘lar film yapımının önemli süreçlerinden biridir. Michel Gondry gibi yaratıcı bir yönetmen için storyboard‘ların çok önemli olduğunu düşünürsünüz ancak durum hiç de sandığınız gibi değil. Bir röportajında Gondry, storyboard‘ları minimum ölçüde tutmaya önem verdiğini söylüyor:
“Senaryodaki her sayfayı storyboard olarak çizdiğim ilk filmimde kötü bir tecrübe yaşadım. Bunun oyuncular için iyi olmadığını fark ettim çünkü onları kısıtlanmış hissetiriyordu. Karenin tüm köşelerini biliyorlardı. Bundan sonra, özellikle oyuncuları ilgilendiren şeyler için gerçekten storyboard yapmamaya karar verdim. ”
Sette Belirsizliğe de Yer Açın
Her yönetmenin oyuncularla çalışma konusunda farklı yöntemleri, kendine özgü bir yaklaşımı vardır. Gondry, verdiği bir röportajda oyunculara yaklaşımını şu şekilde açıklıyor:
“Oyuncular kendilerine iltifat edilmesine çok alışkındır, bu yüzden bazen onları biraz şaşırtmam gerektiğini hissediyorum, bu yüzden ne yaptıklarını bilmediklerini ve yenilendiklerini hissediyorlar. Bu yüzden, ‘İyi miydim?’ diye sorduklarında, ‘Evet, ama endişelenmeyin, kötü olsaydınız da size söylemezdim.’ diyorum. Onların rahat hissetmelerini istiyorum ama çok rahat olmalarını değil. Birçok kez, son dakikada karşı emirler veriyorum. […] Belirsizliğin olmadığı bir aşamaya ulaştığınızda, her şeyin tahmin edilebileceği bir dünyaya girersiniz. Bu yüzden, bazen bir durumu aşırı karmaşıklaştırarak veya bazen şüphemin ortaya çıkmasına izin vererek bunu korumaya çalışıyorum. Bu yüzden insanlara çok fazla özgürlük veriyorum.”
Yönetme Tarzınızı Her Oyuncuya Göre Özelleştirin
Bir röportajında Michel Gondry, yönetme tarzınızı her oyuncuya göre farklı şekilde uygulamanız gerektiğinin altını çiziyor:
“Hepsiyle aynı şekilde konuşamazsınız. Her oyuncu talimatlarınızı farklı şekillerde yorumlar. Daha gerçekçi bir oyunculuktan gelen bazı oyuncuları komediye yönlendirmek için daha fazla zorlamalısınız. TV’den veya komediden gelen bazı oyuncuları ise biraz aşağı çekmeniz gerekebilir. Direktiflerine aynı şekilde yanıt vermezler. Bazı oyuncular ilk çekimde mükemmel olurlar ve sonra bir daha o kadar iyi olmazlar, bazı oyuncular ise bunun tam tersidir ve gittikçe daha iyi olurlar. Bu yüzden bunu provada veya çekimin ilk gününde anlamanız ve ardından bunu kendi yararınıza kullanmanız gerekiyor.”
Kontrol Manyağı Olmayın
“Her şeyi en ufak detayına kadar kontrol etmeyip akışına bırakmayı öğrendim. Hikâye düzeyinde, istatistik düzeyinde ekibimle daha başlangıçta uyum yakaladığımızı düşünüyorum, gerçekten dürüst olmak hakkında konuşuyoruz. Teknik açıdan getirebileceğim bir şey olmadığı sürece, sadece işlerini yapmalarına izin veriyorum.”
Kaynak: Film School Rejects
