Super Bowl karşılaşması, yalnızca bir spor müsabakası olmasının ötesinde, reklamcılar ve sinema sektörü için yılın en büyük şovlarından biri ve ABD’de önemli bir ticari faaliyet.
Bu yıl 52’ncisi düzenlenecek Amerikan futbol liginin final maçı için geri sayım başladı. Super Bowl LII’de Philadelphia Eagles ve New England Patriots takımları Minneapolis şehrinde U.S Bank Stadium’da 4 Şubat Pazar’ı 5 Şubat Pazartesi’ye bağlayan gece Türkiye saati ile 2.30’da karşı karşıya gelecekler. Amerika’nın köklü şehirleri Philadelphia ve Boston’ın takımlarını karşı karşıya getiren maçta gönlüm yıllar içinde bir NFL efsanesine dönüşen New England’ın oyun kurucusu, ‘’ırkçı’’ Tom Brady’e inat, Philadelphia Eagles’tan yana.
Geçtiğimiz yıl yaklaşık 170 milyon kişinin izlediği spor organizasyonu Super Bowl, her yıl ABD’de en çok izlenen televizyon programı olma özelliği taşıyor. Devre arasında Justin Timberlake’in sahne alacağı organizasyonda bu sene 30 saniyelik reklamlar için şirketler 5 milyon dolar ödemeyi göze alırken, yayıncı kuruluş NBC, Super Bowl’un reklam satışlarından 500 milyon dolar (1.8 milyar TL) elde etti. Bu televizyon ve reklam sektörü için rekor demek. Maçı milyonlarca insan izleyecek. Reklamcılar için kitle izleyicileri açısından hiçbir şekilde yanına yaklaşılamayacak bir rakam bu, işte markalar bu yüzden para harcayacak. Amerika’daki reklam ajanslarında yıl boyunca yalnızca Super Bowl reklamlarına hazırlanan ekipler var.
Super Bowl’un ortalama bilet fiyatı 5 bin doların üzerinde. Bu rakam, bir spor müsabakası için ödenen en yüksek ortalama ücret olarak kayıtlara geçti. Minneapolis ve yakınındaki St. Paul şehirlerine bu hafta sonu 125 bin kişinin akın etmesi bekleniyor. Ve tüm bu Super Bowl kargaşasının ülkedeki perakende sektörüne 15,3 milyar dolar katkı yapması bekleniyor.
Super Bowl, Reklamlar ve Sinema
Günümüzde reklam endüstrisinin iletişim halinde olmadığı bir mecra kalmamıştır. Bu mecralardan biri ve belki de en önemlisi sinema sanatıdır. Küreselleşmenin sonuçlarının açıkça gözlemlenebildiği bir dönemde, Hollywood filmlerinin küresel etkileri göz ardı edilemez. Popüler filmleriyle Hollywood, küresel markalarını ve kendi ideolojilerini yaygınlaştırmaktadır. Hollywood sinemasının peşinden giden ulusal kültürler, küreselleşmenin sunduğu imkanlardan yararlanmaya çalışırken, Amerikan mitlerinin taşıyıcılığını yapmaktadır. İşte bu Amerikan mitlerinin en yaratıcı halleri her yıl Super Bowl’da yayınlanıyor. Dünyada en çok izlenen olaylardan biri olduğu için, film stüdyoları da bu fırsatı kaçırmıyorlar. Hollywood filmleri, dünya çapında milyarlarca dolar hasılat yapıyor. Artık eğlencenin başka hiçbir formu filmleri yakalayamıyor. Amerika’da film pazarlama bir sanat haline geldi. Sadece bilet satmak olarak algılanmaz. Filmin yan gelirlerini de hesaba katar. Film endüstrisinde bir yılda milyar dolarlar dönmesine rağmen, çok az film bu kârlılıktan payını alır. Büyük bir stüdyo filmi yapmanın maliyeti 100 milyon dolara ulaştı. Ama bu filmi halka satmak için resim başına 3552 dolar harcanıyor. Hollywood’da büyük stüdyolar bazen başarısız bir işe bile milyonlar harcayabilir çünkü rakip firmanın gücünü kırmak gerekir. Bazen de iş yapacağına inandığı filme çok büyük yatırımlar yapar ama vizyonu kârsız kapatır. Daha önceden sadece yazılı, görsel basın ve açık hava mecraları üzerinden yapılan pazarlama sosyal medyanın hayatımıza entegre olmasıyla doğal olarak dijitale kaymış durumda. Super Bowl ise kendini hem konvansiyonel olarak hem de dijital olarak bu pazarlama faaliyetlerinin arasına konumlandırmış durumda.
Film stüdyoları da artık kendi filmleri için internetin önemini kavramış durumdalar. TV ve gazete haberleri bugün yayınlanıyor, yarın yok, kısa sürede tükeniyor oysa websitelerinde kalıcılık çok uzun ömürlü, siteler farkındalık yaratmaya devam ediyorlar. Super Bowl’da yayınlanan fragmanlar da hem anlık olarak insanların duygu durumunun en yüksek olduğu anda onları yakalıyor, hem de kalıcı bir envanter olarak kayıt altına alınıyor. Super Bowl’da bir filmin tanıtımını yapmak oldukça maliyetli ama getirisi de maliyetine göre oldukça kârlı bir yöntem. Hollywood da doğal olarak bunun farkına varıp son 5 yılda Super Bowl’a özellikle daha da önem vermeye başladı. Bu tanıtım şekli oldukça masraflı olduğu için doğal olarak bağımsız Amerikan filmlerinin tanıtımlarını Super Bowl’da görmek imkansız durumda. Tanıtımı yapılan flmlerin hepsi büyük stüdyoların yapımları.
Super Bowl’da olacağı bildirilen ve olabilme söylentileri dolaşan yapımlar şunlar: Jurassic World: Fallen Kingdom, Westworld, Red Sparrow, Mission: Impossible – Fallout, Skyscraper, A Quiet Place, Netflix’in Cloverfield sequeli God Particle, The Incredibles 2, Ant-Man and the Wasp, Black Panther, Avengers: Infinity War.
Fark edildiği üzere son yıllarda özellikle süper kahraman filmlerinin Hollywood’u işgal etmesinin de etkisiyle Super Bowl’larda reklamlar haricinde büyük Hollwood yapımlarının fragmanları da oldukça yer kaplar oldu. Nolan’ın Batman serisi ve Iron Man ile başlayan kırılma Super Bowl’u da etkiledi. Daha önceden süper kahraman filmleri için bir evren yaratma durumu yoktu. Bir film çekilir, filmin gişe yapıp yapmamasına göre aynı oyuncularla tekrar anlaşma yapılır ve devam filmi çekilirdi. Daha sonra neredeyse battı batacak durumdaki Marvel, cesur bir kararla kendi sinematik evrenini yaratmaya karar verdi. Ünlü Hollywood yıldızlarını uzun yıllar sürecek sözleşmelere ikna etmek kolay değildi ama şu aralar zamanında bu teklifleri kabul etmeyen oyuncular sanırım oldukça üzgündür çünkü amiyane tabirle; ‘’Para artık süper kahraman filmlerinde.’’ Disney, satın aldığı Marvel’a evrenini yaratması için özgürlük tanıdı. Marvel da tüm yaratıcılığıyla sinematik evrenine yüklendi ve gerçekten de zor olan bir kurguyu gayet başarılı şekilde oturttular. Bunların en güzel meyvelerini de The Avengers filmleriyle aldılar ve almaya da devam ediyorlar.
Hollywood kendisini pazarlamaya, bunun için yakaladığı her fırsatı değerlendirmeye devam ediyor. Hollywood, Super Bowl’da kendi mitlerini, bambaşka bir Amerikan miti üzerinden ve reklam sektörüyle girift bir şekilde tüm dünyaya pazarlayarak bu işi tamamen şova döküyor. İşte bu cümle Hollywood’un neden Hollywood olduğunu ve kapitalizmin en güvenilmez kalelerinden biri olduğunu anlamamıza yetecek bir cümle. Herkese iyi maçlar, iyi seyirler.
Kaynak
