17. ve 18. bölümü aynı anda yayınlayan Twin Peaks bu hafta sezon finalini yaptı. Bu bölümler seyirciyi farklı modların içine çekerken, yarattığı devasa etkiler uzun süre hafızalardan silinmeyecek gibi görünüyor.

***Yazının bundan sonrası Twin Peaks sezon finali ile ilgili keyif kaçırıcı detaylar (spoiler) içerebilir.***

Gizem Çözüldü mü?

Twin Peaks, 25 yıl aradan sonra ekranlara geri döndüğünde, sadece geçen zamanın etkilerini anlatı dilinde açık etmemiş, bu zamansal boşluğu da gittikçe kompleksleşen bir anlatıda temsil etmişti. 2. sezon sonunda Cooper’ın ortadan kaybolması ile ekranlara veda eden dizi geri döndüğünde, Cooper gizemine dair belirsizlik ve karmaşayı hemen çözmek yerine bu tema ile 16. bölüm boyunca uğraşmıştı. Bunun akabinde de, seyirci için gittikçe kompleksleşen, yer yer açılmasına rağmen hiçbir zaman tek bir cevap ile sonlanmayan bir belirsizlikler kümesi kalmıştı. 16. bölümde, Dougie Jones’un geçirdiği transformasyon ile Cooper meselesinde keskin bir zıplama gerçekleştiren anlatı -itiraf etmeli ki- Twin Peaks’in izleyici için hazırladığı ziyadesiyle sarkastik bir sürprizdi.

3. sezonun ilk bölümünden itibaren, Kyle MacLachan’ın canlandırdığı iki karakter, birbirleriyle ontolojik ilişkisi kuralamayacak kadar farklı eksenlerde anlatıya dahil edildi. Bu karakterler, suçlu-katil personası ile izlediğimiz ‘’kötü’’ Cooper ve yaşadığı tutukluk hali ile ‘’iyi’’nin ötesinde bir imaj çizen Dougie Jones olarak karşımıza çıktı. Bu iki karakterden hangisinin Cooper olduğuna dair düz bir soru sormak yerine, Twin Peaks cevabı karmaşıklaştırarak bu iki karakterin ‘’bildiğimiz’’ Cooper ile bağı üzerine odaklanarak seyirciyi karmaşık bir hikayeye davet etti. 16. bölümde dizi, Dougie Jones’un yaşadığı dönüşüm ile Cooper meselesine dair bir cevap vermiş gibi görünmesine rağmen, aslında 16 bölüm boyunca bilineni tekrar hatırlattı. Başka bir deyişle, sezon sonunda seyircinin elinde kalan ‘’bildiğini bilmediği’’ şeyi hatırlamak oldu diyebiliriz böylece.

Dougie? Cooper?

Twin Peaks, belli bir süre boyunca Dougie Jones karakterini tanımlanamaz, Cooper ile ilişkisi çözülemez biri olarak sundu. Dougie’nin devletin öznesi olmadığı açığa çıktığında ise bu imaj hızlıca değişti. Dougie hakkında yürütülen bir sorguda, karakterin hiçbir hastane, okul ve karakolda kaydı olmadığı açığa çıkmış ve Dougie’nin varlığı birçok soruyu beraberinde getirmişti. Suçlu-katil personası ile izlediğimiz Cooper’ın ‘’kötü ikiz’’ olduğu açıkken, Dougie’nin de bir diğer Cooper olduğu ihtimali akıllara düşmüştü. Dougie Jones, eğer Cooper’dan ayrı farklı bir birey değilse, bu fiziksel benzerlik/aynılık dilemması çözümü bu ihtimalde buluyor gibiydi. Dizi, Dougie’nin Cooper olduğuna dair açık ve net bir cevap vermemiş olmasına rağmen, bu ihtimal bölümler ilerledikçe bildiğimizi unuttuğumuz bir formda askıda kaldı.

Elektrik akıma kapıldıktan sonra komaya giren Dougie, 16. bölümde gerçekleştirdiği dönüşüm ile bildiğimizi unuttuğumuz o cevabı dımdızlak bir şekilde orta koydu. Dougie girdiği komadan beklenmedik bir şekilde çıkarak büyük sürprizin başlangıcını gerçekleştirdi. Karakter çözmesi gereken mesele için hastaneden ayrılırken ‘’Ben FBI’ım’’ diyerek Cooper olduğunu açık etmekle kalmadı aynı zamanda sezon başından beri içine gömüldüğümüz Cooper gizemini çözmek için Twin Peaks kasabasına doğru hızlıca yol aldı.

Twin Peaks 3. Sezon Finali: Cooper Twin Peaks’te

17. bölümde açılış, Cooper-Dougie’nin kasabaya gelişiyle yapılıyor. Ama karakter şerif departmanına varmadan önce kötü ikiz Cooper’ın geldiğini görüyoruz. İlk olarak Andy ile karşılaşan bu Cooper bir an önce şerifin yanına çıkmak için sabırsızlanıyor. Andy ve Lucy’yi kibarca savuşturan karakter nihayetinde soluğu şerifin yanında alıyor. Sorunsuzca akan bu süreç şerifinin aldığı telefon ile çalkalanmaya başlıyor. Arayan kişi Cooper-Dougie’dir ve şerife yolda olduğunu söylemektedir. Şerifin tüm soğukkanlılığına rağmen arayanın Cooper olduğunu anlayan kötü ikiz hızlıca silahına yeltenirken, ondan önce davranan Lucy, Truman’ın vurulmasını engeller. Kötü ikiz Cooper’ın yere yığılmasını takriben bölümün efsanevi sahnesi başlar.

Kötü ikiz Cooper’ın şerif departmanında olduğunu telefonda öğrenen Cooper-Dougie, şerife o gelene kadar cesede dokunmamasını söyler. Lucy ve Truman Cooper’ın cesedinin başında beklerken, karakoldaki herkes hızlıca olay mahallinde toplanmaya başlar. Sahnedeki bütün karakterler, cesedin başında şok içinde beklerken enteresan gelişmeler yaşanır. Bundan önce de birçok sahnede gördüğümüz, evsizlere benzetilen ama tam olarak tanımlanamayan adamlar bu cesedin başına gelerek onunla cebelleşmeye başlarlar. Tam bu sırada sahneye giren Cooper-Dougie, diğer karakterlere katılarak şaşkınlıkla bu görüntüye bakar. Cooper’ın cesedinden siyah bir kütle çıkar ve Cooper-Dougie’ye doğru ilerler. Karakterin bakış açısından gördüğümüz bu siyah kütlede beliren yüz, ortadan kaybolan karakterlerin başına musallat olan Bob’dan başkası değildir. Cooper-Doguie’ye doğru yönelen bu siyah kütle, karakterin Freddie’yi fark etmesiyle yön değiştirir. Freddie ile uzun bir çatışmaya giren Bob, bu mücadeleden yenik ayrılır ve sonunda siyah kütle parçalara ayrılır. Bob’un ortadan kaybolması ile beraber, sahnedeki tekinsiz ışıklandırma sona erer. Ortamdaki gerilim böylece yok olurken, Cooper-Dougie cesede yaklaşır ve o meşhur yüzüğü kötü ikizine takar. Hatırlayacağınız üzere bu yüzük, karakterlerin içinde oldukları fiziksellik ile kayboldukları boyut arasında köprü kurma işlevine sahip. Bu sebeple, kötü ikizin parmağındaki yüzük, onu karakterlerin paylaştığı mekandan ayırarak diğer boyuta taşır. Kötü ikiz Cooper’ın ortadan kaybolması ile beraber sahne mutlu son edasına bürünür. Cooper-Dougie’nin kendisine doğru yaklaştığı,gözleri dikilmiş kadın aniden Diane’e dönüşür. Bütün fantastik olayların üst üste bindiği bu sahne Diane ve Cooper öpüşmesi ve ardından karakterlerin karakolu terk etmesi ile  sonlanır.

Laura Palmer Cinayetine Dönüş

17. bölümde Cooper’ın Twin Peaks’e dönüşü ve kötü ikizden kurtulmasını izledikten sonra, anlatı Laura Palmer cinayetine döner. Flashback kullanımıyla gençliklerini gördüğümüz Laura ve James ormana doğru yol alır. 25 yıl önce çekildiği belli olan bu sahneye açı-ters açı kullanımıyla şimdiki Cooper da eklenir. Ormanda diyalog halinde olan çifti gösteren kamera görüntüyü Cooper’a keserek, karakterlerin FBI ajanı tarafından izlendiği anlamını kurar. Laura’nın Cooper’ı fark etmesiyle genç kadının duygu durumu değişir ve çığlıklar atmaya başlar. Neler olup bittiğini anlamayan James, Laura’dan bir açıklama beklerken ‘’Laura’mız kayboldu, artık sadece ben varım’’ cümlesiyle karşılaşır.

17. bölümün gerilimli ve tempolu anlatımından sonra 18. bölüm görece daha sakin bir anlatım ile karşımıza çıkıyor. Tamamen Laura Palmer’a odaklanılan bu bölüm seyirciye düşünmesi için fazlasıyla alan bırakır. Bir önceki bölümdeki karakol sahnesinde, birkaç dakika içerisinde milyonlarca fantastik olay gerçekleşirken, bu bölümde daha uzun sürelere yayılmış, olay eksenli olmayan durumlar görürüz. Bu sahnelerden birisi de orta yaşlarına gelmiş Laura ve Cooper’ın Twin Peaks’e doğru yaptığı araba yolculuğudur. Bu uzun sahne boyunca gördüğümüz karakterlerin arabadaki suskun yolcukları ve otoban görüntüleridir. Seyircinin düşlemine fırsat tanıyan bu sahne herkesi kendi kurgusu ile baş başa bırakırcasına bir sonraki olayın vuku bulması erteler.

Bir sonraki olayı açmadan önce Laura Palmer’ın nasıl hayatta olduğu sorusuna dönersek, dizinin öncelikle böyle bir iddia öne sürmediğini söyleyebiliriz. Cooper’ın Laura olarak düşündüğü kişinin eve gitmesini takriben kapıdaki kadın- her ne kadar fiziksel bir benzerlik/aynılık dilemmasını tetiklese de- kendisinin Laura olmadığını belirtir. Cooper, onu evine, Twin Peaks’e götürmek istediğini söylese de, FBI ajanın kurduğu cümleler onun için bir şey ifade etmez. Ama kadının işlediği cinayetten mütevellit FBI ajanı ile birlikte hareket etmesi fikri cazip gelir ve onunla Twin Peaks’e doğru yol alır. Az önce bahsettiğim uzun yolculuk sahnesinden sonra ise karakterler kasabaya varır.

Cooper ve Laura Twin Peaks’e varır varmaz soluğu Palmerların eski evinde alırlar. Burada Laura’nın annesi Sarah ile karşılaşmayı ümit eden Cooper, evin yeni sahiplerini görmesiyle hayal kırıklığına uğrar. Eve yeni taşınan aile Sarah diye birini tanımadıklarını, onlara evi satanın başka bir insan olduğunu söyler. Sarah’a bu şekilde ulaşamayacaklarını anlayan karakterler, ev sahibine teşekkür ederek kapıdan ayrılırlar. Birkaç metre uzaklaşıp eve dışarıdan bakan Cooper ve Laura sessizlik dolu birkaç dakika geçirir. Laura evde ışığı yanmayan tek odaya kanalize olmuş şekilde bakarken, Cooper gerçeklik algısını belli bir süre için kaybeder ve Laura’ya ‘’Biz hangi yıldayız?’’ diye sorar. Laura bu soruyu cevaplamaz ve tam o sırada evden gelen ‘’Laura’’ diye bir kadın çığlığı duyar. Bu sesleniş Laura için çok tanıdık ve tekinsizdir. Bölüm boyunca genç Laura’dan duyduğumuz çığlık, şimdi orta yaşlı Laura’nın boğazında düğümlenir. Bölümün kapanışı siyah ekrandan yayılan Laura’nın çığlığı ile yapılır.

Sonuç Niyetine

3. sezon boyunca seyirciyi Cooper gizeminin içine çeken Twin Peaks, efsanevi iki bölüm yayınlayarak sezon finalini gerçekleştirdi. 18 bölüm boyunca kompleksleşen anlatısı ile seyirciye görece zorlu anlar yaşatan dizi, aynı zamanda bu kompleks yapı ile seyircinin heyecanını hep canlı tuttu. Cooper başta olmak üzere kaybolan tüm karakterler ile gizemin içinde farklı anlam ve dinamiklerin olduğu imasında bulunan dizi, en sonunda bu anlamların 18 bölüm boyunca izlediğimiz evrenden başka bir yerde olmadığını açık etti. Başka bir deyişle, izlediğimiz ve gördüğümüz Twin Peaks, bilinmezliğe dair tüm anlamları zaten içinde barındırıyor, seyirciye bu karmaşadaki yapıyı çözmesi için irade tanıyordu. 25 yıl aradan sonra ekranlara tekrar dönmenin ise anlam inşasına farklı boyutlar eklediğini vurgulayan dizi, kapanışta seyirciyi harika bir soru ile baş başa bıraktı: ‘’Biz hangi yıldayız?’’ Başka bir deyişle, biz şu an Laura Palmer cinayetinin başında mı sonunda mıyız?