Yılbaşı tatilinde Netflix, BluTV, Amazon Prime Video ve beIN CONNECT gibi dijital platformlarda izlenebilecek 10 film önerisi!
Bir an önce arkamızda bırakmak için sabırsızlandığımız 2020’nin artık son günlerini yaşarken, çok daha iyi geçmesini umduğumuz yeni yılı da karantinada karşılamaya hazırlanıyoruz. Sokağa çıkma yasağı nedeniyle evlerde geçireceğimiz yılbaşı tatilini renklendirmek için farklı arayışlara girerken, elbette bizi kendimizi çok daha iyi hissettiğimiz bir ana döndürecek sevdiğimiz filmler ve evimizin rahatlığından tanımadığımız dünyalara açılacağımız yeni keşifler de karşımıza çıkan ilk seçenekler arasında yer alıyor. Dijital platformlarda bulunabilecek The Matrix, The Godfather, Back to the Future, Harry Potter, The Lord of the Rings gibi seriler ve nice klasik yapım yılbaşı tatilinde yeniden ziyaret edilmeyi beklerken, bunlara alternatif olabilecek, yılbaşı tatilinde şans verilmeyi hak eden 10 filmi bir araya getirdik. Netflix, Amazon Prime Video, BluTV ve beIN CONNECT’te yer alan filmlerden derlediğimiz bu 10 filmlik listeyi aşağıda bulabilirsiniz.
Yılbaşı Tatilinde Dijital Platformlardan İzlenebilecek 10 Film Önerisi
40’ından Sonra – The Forty-Year-Old Version
Platform: Netflix
2020’nin en iyi filmlerinin sıralandığı yıl sonu listelerinde sık sık karşımıza çıkan The Forty-Year-Old Version, 30 yaşın altındaki en iyi 30 tiyatro yazarı arasında gösterildikten sonra kariyeri bir türlü istediği gibi gitmeyen, kendisine dayatılan işleri kabul etmediği için tiyatro dünyasının dışında kalmış Radha’yı takip ediyor. Artık 40’lı yaşlarında olan ve hayatını bir okulda ders vererek idame ettirmeye çalışan Radha, sonunda ikinci bir şans yakalıyor. Bir yandan tiyatro dünyasına geri dönerken, bir yandan da 40’ından sonra rapçi olmaya karar veriyor. Radha Blank, yazıp yönettiği bu yarı otobiyografik filmde, sözünü sakınmadan, bazen rap yaparak, bazen dördüncü duvarı yıkarak izleyicileri 40’lı yaşlarında Afro-Amerikan bir kadın olarak kendi deneyimine ortak ediyor.
I’m No Longer Here – Ya no estoy aquí
Platform: Netflix
Meksikalı yönetmen Fernando Frias’ın yazıp yönettiği I’m No Longer Here, Monterrey’in dağlık bir bölgesindeki Los Terkos adlı sokak çetesinin 17 yaşındaki lideri Ulises’i takip ediyor. Günlerini kumbiya parçaları dinleyerek ve kıyafetleri, saç stilleri ile kendi tarzlarını ortaya koymaya çalışarak geçiren Los Terkos’u uyuşturucu savaşlarından korumaya çalışan Ulises, kendisini kartelin hedefinde bulunca ait olduğu bu dünyayı geride bırakıp ABD’ye, Queen’s kaçmak zorunda kalıyor. Büyük çoğunluğu göçmenlerden oluşan Jackson Heights’ta yeni bir hayat kurup, buranın kültürüne alışmaya çalışan genç, hem çetesinin hem de tüm Kolombiya kültürünün tehlikede olduğunu görünce, Amerika’daki yerini sorgulamaya başlıyor. Netflix’te yayınlanmadan önce ziyaret ettiği festivallerde beğeniyle karşılanan film, özellikle etkileyici görselliği ve kendi kimliğini kaybetme üzerine söyledikleriyle dikkat çekiyor. I’m No Longer Here’ın usta yönetmen Pedro Almodóvar’ın 2020’deki favori filmlerinden biri olduğunu da not düşelim.
Onun Evi – His House
Platform: Netflix
Bu yılın başında dünya prömiyerini yaptığı Sundance Film Festivali’nde beğeniyle karşılanmasının ardından Netflix’in haklarını satın aldığı His House, savaşın hüküm sürdüğü Güney Sudan’dan kaçıp İngiltere’ye gelen göçmen bir çiftin, yeni evlerinde, arkasında şeytani bir gücün olabileceği beklenmedik bir tehlike ile karşılaşmasını anlatıyor. Avrupa’nın en prestijli sinema dergilerinden Sight & Sound’un 2020’nin en iyi filmleri arasında saydığı His House, son yıllarda dünyanın dört bir yanında karşımıza çıkan göçmen sorununu korku janrının mekanikleri içinde ele alarak bu konuya farklı bir bakış getiriyor.
A Sun – Yangguang puzhao
Platform: Netflix
Tayvan’ın bu yılki Oscar aday adayı olan, geçtiğimiz günlerde Variety tarafından yılın en iyi filmleri arasında gösterilmesiyle yeniden dikkatleri üzerine çeken A Sun, oğulları genç yaşta hapse girince hayatları hızla değişen ve bu duruma alışmaya çalışırken büyük bir trajediyle sarsılan bir ailenin hikâyesini anlatıyor. Mong-Hong Chung’un dünya prömiyerini geçtiğimiz yıl Toronto Film Festivali’nde yapan filmi zaman zaman melodram sularına kaysa da, here şeye rağmen hayatlarını sürdürmeye çalışan bu ailenin uzun yıllara yayılan hikâyesinin içine pek çok farklı temayı yerleştirerek, izlenmeye değer bir işe dönüşüyor.
Time
Platform: Amazon Prime Video
Bu yıl en iyi filmler listelerinde sık sık karşımıza çıkan bir diğer yapım da yılın en çarpıcı belgesellerinden biri olan Time’dı. Amazon Prime Video’da izleyici ile buluşan Time, genç yaşta silahlı bir soyguna karıştığı için 60 yıl hapis cezasına çarptırılan kocasını hapisten çıkarmak için yıllarca mücadele veren, bunu yaparken Amerika’daki çarpık adli yargı sistemine karşı duran bir aktiviste dönüşen Fox Rich’i odak noktasına alıyor. Rich’in 90’ların başında el kamerasıyla çektiği görüntülerle kayıt almaya başladığı mücadelesi, sonraki yıllarda hem Rich hem etrafındakiler tarafından filme kaydedilmeye devam ediyor ve ortaya çarpıcı bir belgesel çıkıyor. On yıllarca süren esaretin getirdiği ayrılığa rağmen ayakta kalan bir aşkı ve direnişi resmeden belgesel, bize çok da yabancı olmayan bir tablo çiziyor.
The Vast of Night
Platform: Amazon Prime Video
Sinema yazarlarının oylarıyla belirlediğimiz “2020’nin En İyi Filmleri” listemizde beş numarada yer alan The Vast of Night, bu yılın en hoş sürprizlerinden biriydi. 1950’lerin bilimkurgu yapımlarından izler taşıyan The Vast of Night, pahalı görsel efektlere ya da büyük bir prodüksiyona bel bağlamadan, iyi yazılmış bir senaryoyla güçlü bir anlatı kurarak da iyi bir bilimkurgu filmi çekmenin mümkün olduğunu sinemaseverlere hatırlatan bir yapım.
Andrew Patterson’ın ilk uzun metrajlısı olan The Vast of Night, izleyicileri 1958 yılına, New Mexico’da küçük bir kasabaya götürüyor. Kasabadaki herkesin basketbol takımını desteklemek üzere maça gittiği bir akşamda, santral görevlisi Fay ve radyoda çalışan Everett, hem radyo frekanslarına hem de telefon hatlarına sızan garip bir sesle karşılaşıyor. Bu garip sesin kimden ve nereden geldiği konusunda hiçbir fikirleri olmayan ikili, gecenin ilerleyen saatlerinde telefona bağlanan insanların bu sese dair anlattıkları sonucunda bir bilinmezin içerisine sürükleniyor.
Yeni Baştan – La Belle Époque
Platform: beIN CONNECT
Dünya prömiyerini yaptığı 72. Cannes Film Festivali’nde beğeniyle karşılanan Yeni Baştan – La Belle Époque; Fransız oyuncu, tiyatro yönetmeni ve komedyen Nicolas Bedos’nun imzasını taşıyor. Dünya prömiyerini Cannes Film Festivali’nde yaptıktan sonra Toronto ve Londra gibi önemli festivalleri de ziyaret eden Yeni Baştan, bazen eğlenceli, bazen duygu dolu anlatısıyla hem sinemaseverlerin hem de eleştirmenlerin beğenisini kazanmayı başardı. Filmin başrollerinde yer alan Daniel Auteuil ve Fanny Ardant, etkileyici performanslarıyla hem César Ödülleri’nde hem de Lumières Ödülleri’nde adaylar arasında yer aldı.
Filmin sinopsisi şöyle: Zamanda geriye dönebilmek ve ilk aşkla yeniden birlikte olmak. Filmin altmışlı yaşlarını geçen baş karakteri Victor, işte tam da böyle bir fırsata denk geliyor. Özel bir firmanın desteğiyle hayatının en anlamlı dönemine, 40 yıl öncesine, hayatının aşkıyla tanıştığı günlere geri dönüyor. Tabii profesyonel bir oyuncu, makyaj, tarihçi ve set ekibinin yardımıyla.
Agnès, Varda’yı Anlatıyor – Varda by Agnes
Platform: beIN CONNECT
Fransız Yeni Dalgası‘nın sembol isimlerinden Agnès Varda’nın ölümünden önce çektiği son film olan Agnès, Varda’yı Anlatıyor – Varda by Agnes, usta yönetmene veda etmek için eşsiz bir film. Çünkü adından da anlaşılacağı üzere bu belgeselin odağındaki isim Varda’dan başkası değil. Usta yönetmen, dünya prömiyerini geçtiğimiz yıl Berlin Film Festivali’nde yapan son filminde bir yönetmen olarak deneyimlerine ve Paris’ten Los Angeles’a uzanan yolculuğuna ışık tutuyor. Efsanevi bir yönetmenden kaçırılmaması gereken bir otoportre.
Ölümcül Oyun – Goodnight Mommy
Platform: BluTV
Severin Fiala ve Veronika Franz’ın yazıp yönettiği Goodnight Mommy’de Lukas ve Elias isimli ikiz erkek kardeşler kalabalıktan ve insanlardan uzak bir evde yaşamaktadır ve günlerini beraber geçirmektedirler. Bir gün anneleri eve döner ancak eve geldiğinde annelerinin yüzü sarılıdır ve garip davranmaktadır. Çocuklar ile neredeyse hiç iletişime geçmeyen anne konuştuğunda da oğullarından birini görmezden gelmektedir. Yüzündeki sargıları çıkarmaya başladıkça çocukların da korkuları ve gerilimleri artmaya başlar. İkiz kardeşler yaptıkları araştırmalar ve gördükleri ile anne sandıkları kadının anneleri olmadığını düşünmeye başlarlar. Bu düşünce ile beraber artık çocuklar kendilerini korumak zorundadır. Avusturya yapımı Goodnight Mommy, gerilim dozunun neredeyse bir saniye bile düşmediği atmosferi ve gözler önünde duran ama kolayca çözülmesi istenmeyen twist’iyle seyirciyi de bir kedi-fare oyununun içine çekerek son yılların en başarılı korku-gerilim filmlerinden biri olmayı başarıyor.
Ana Yurdu
Platform: BluTV
Senem Tüzen‘in beğeniyle karşılanan ilk uzun metraj filmi Ana Yurdu, dünya prömiyerini 72. Venedik Film Festivali’nde yapmış, o yıl 49. SİYAD Ödülleri’nde En İyi Film Ödülü’ne layık görülmüştü. Esra Bezen Bilgin ve Nihal Koldaş’ın başrollerini paylaştığı film, romanını bitirmek için anneannesinden kalan köy evine giden Nesrin ile beklenmedik bir şekilde ziyaretine gelen annesi Halise’nin tansiyonu gitgide yükselen öyküsünü anlatıyor. Çekimleri Niğde’de gerçekleştirilen Ana Yurdu’nun oyuncu kadrosunda Fatma Kısa ve Semih Aydın da yer alıyor.
